Benim hikayem
Mekanik, soğuk, kalıplaşmış standart formatlar yerine sıcak, samimi, özgün hikayeler bana hep çok daha cazip gelmiştir.
Hikayesi olan markalar, “hikaye anlatma” becerisine sahip liderler ve arkamızda bıraktığımız yaşam hikayeleri……
O yüzden, özgeçmiş formatında klasik bir “Hakkımda” tanıtımı yerine, beni daha yakından tanımanız için, sizlerle yaşam hikayemi paylaşmak istedim.
Böylece yazılarımı ve paylaşımlarımı takip etme, birlikte koçluk yolculuğuna çıkma veya sunduğum hizmetlerden faydalanma konusunda daha net ve sağlıklı bir karar vereceğinizi düşünüyorum.
Elbette, arzu edenler, Linkedin sayfamdaki formal özgeçmişimi de inceleyebilir.
Yaşam hikayemi kronolojik sırayla aşağıda okuyabilirsiniz
Babamın görevi gereği geldiği ve annemle tanışıp evlendikleri Bandırma’da 1968 yılında doğmuşum.
Çocukluk ve öğrenim hayatım, babamın görevi nedeniyle süregelen tayinlerle geçti. Ortaokulu bitirene kadar Anadolu’nun muhtelif kasabalarında yaşadık.
ODTÜ ve Ziraat Bankası Bankacılık Okulu mezuniyeti sonrası, çalışma hayatına atılmak üzere İstanbul’a geldim. Bir arkadaşımla beraber Kuzguncuk’ta kendimize ev kiraladık.
Böylece, 1991 yılında, İstanbul’da, yeni bir şehre ve beyaz yaka çalışma hayatına merhaba demiş oldum.
1999 benim için sıradışı bir yıl oldu. Ocak ayında ailemizin yeni üyesi, Yasemin dünyaya geldi. Ekim ayında babamın kısa bir zaman içerisinde aramızdan ayrılmasına sebep olacak talihsiz hastalığını öğrendik.
Aralık ayında da, Genel Müdürümüz emekli olma kararı aldı ve bu görev bana teklif edildi. Henüz 31 yaşında, üstelik babamın hastalığı nedeniyle çok zor bir dönemde olmama karşılık, büyük bir heyecan, enerji ve istekle görevi kabul ettim.
2006 yılı Mart ayında Genel Müdür Yardımcısı olarak Garanti Sigorta’ya katıldım. Aynı yılın Eylül ayında şirket üst yönetiminde kapsamlı bir değişim yaşandı ve CEO pozisyonunu üstlenmem teklif edildi.
Bu sefer 38 yaşımda, potansiyeli, kaynakları, alt yapısı çok güçlü, DASK gibi oldukça önemli kurumun idareciliğini üstlenen bir şirketin ve çok güçlü bir organizasyonun lideri olmuştum.
Kasım 2013, yaşam hikayemde yeni bir sayfanın başlangıcına ilişkin kararlar aldığım önemli bir dönemdi. 46 yaşımda, tam zamanlı üst düzey yöneticiliği bırakma kararı aldım.
25 yıllık beyaz yaka döneme son verip, artık yakamı farklı renklerle renklendirme zamanı gelmişti.
Yaşadığım değişimi tetikleyen süreç, koçluk almaya başlamam oldu. Kendi yaşam yolculuğumun çok kritik ve zorlu bir döneminde bana kılavuzluk etti. Seçeneklerin farkına varıp, konfor alanımdan çıkmamı sağlayacak kararları alma adına özgüvenimi arttırdı.
Bu süreç, aynı zamanda bu alanı daha yakından tanıma ve öğrenmeye itti. Katıldığım eğitim programlarıyla, koçluk kavramına ilişkin bilgi birikimim daha da derinleşti ve uzun koç olma yolculuğu başlamış oldu.
Kurumsal hayatta yöneticiyken, girişimci ve inovatif yönümü hep canlı tutmaya gayret ettim. Pek çok inovasyon ve değişim projesine liderlik ettim.
Renkli yaka dönemine geçişle birlikte, tamamen doğal bir akışla, startup ekosistemi içinde buldum kendimi. Önce anlama, öğrenme, tanıma ve network oluşturma ile başlayan süreç, startup mentoru kimliğiyle devam etti ve yaşam yolculuğumun bu evresine yön veren bir deneyim oldu.